Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 2023 yılının Ekim ayında Birleşik Arap Emirlikleri'nin Abu Dabi şehrinde bir araya gelerek, iki ülke arasındaki uzun süredir devam eden gerginlikleri sona erdirmek ve barış sürecini ilerletmek için tarihi bir buluşma gerçekleştirdiler. Bu toplantı, her iki ülke için de kritik bir dönüm noktası olma potansiyeli taşıyor ve uluslararası kamuoyunun dikkatini üzerine çekiyor. Aliyev ve Paşinyan'ın buluşması, bölgedeki barışın sağlanması adına atılacak önemli adımların habercisi olarak değerlendiriliyor.
Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ilişkiler, 2020 yılına kadar giden Dağlık Karabağ savaşı sürecinde ciddi biçimde gerildi. Bu süreç, iki ülke arasında etnik ve tarihi bir çatışmanın yeniden alevlenmesine neden oldu. Savaşın sona ermesinin ardından, her iki taraf da barış yolunda adımlar atma niyetinde olduklarını dile getirirken, somut gelişmelerin yaşanmaması, bölgedeki huzuru tehlikeye attı. Bu tür zirveler, sadece liderler arası diyaloğu güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda halklar arasındaki düşmanlığın azalmasına da katkı sağlıyor.
Abu Dabi'de gerçekleştirilen bu toplantının tarihi, sembolik ve diplomatik açıdan büyük önemi var. Birleşik Arap Emirlikleri, her iki ülkede de saygı duyulan bir arabulucu olarak devreye girdi ve bu zor süreçte olumlu bir atmosfer yaratmaya çalıştı. Toplantıda, iki ülkenin yetkilileri, karşılıklı güvenin tesis edilmesi, sınır güvenliği ve ekonomik işbirliği gibi konuları ele aldı. Paşinyan ve Aliyev, barış sürecinin önemli bir parçası olarak iletişim kanallarının açık tutulması gerektiğine vurgu yaptılar. Görüşmeler sırasında, iki liderin duygusal ve samimi bir diyalog kurduğu, hatta bazı gerginliğin havada hissedildiği ama sonunda anlaşma sağlama yönünde ilerleme kaydedildiği bildirildi.
Böyle bir toplantının, her iki ülkenin halklarına barış umudu aşılamak için büyük bir fırsat olduğuna dikkat çekildi. Toplantının sonuçları, yalnızca liderler için değil, aynı zamanda milyonlarca insan için de yaşam standartlarını iyileştirecek politikaların belirlenmesinde önemli bir etken olacaktır. Diplomatik kaynaklar, toplantının ardından yapılacak açıklamanın, gelecekteki süreçlerde de etkili olabileceğini belirtiyor. Geçmişte yaşanan çatışmaların acı hatıralarını geride bırakmak için atılan bu adımlar, bölgesel istikrar adına büyük bir umut ışığı olarak değerlendiriliyor.
Bu bağlamda, liderlerin, gelecekte benzer görüşmeler yapmak üzere planlar yapmaları ve bu görüşmelerde somut hedefler belirlemeleri gerektiği ifade edildi. Sorunların çözümü için karşılıklı anlayış ve hoşgörünün önemi vurgulandı. Aliyev ve Paşinyan, bölgedeki barışın kalıcı hale gelmesi için gerekli olan adımları atma konusunda istekli olduklarını gösterdiler. Tüm dünyanın gözü, bu müzakerelerden çıkacak sonuçlara çevrildi; zira bu süreç, sadece iki ülkeyi değil, tüm Kafkaslar bölgesindeki barış dinamiklerini de etkileyebilir.
Özellikle, bu tür diplomatik çabaların sahada da etkili olması ve iki ülkedeki toplumların birbirine daha yakınlaşması bekleniyor. Mustafa Kemal Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" anlayışına benzer bir yaklaşım sergileyen Aliyev ve Paşinyan, uluslararası toplumun desteği ile bu süreçten başarı ile çıkabilirler. Geçmişteki kırgınlıkları aşmak, hem diplomatik hem de toplumsal açıdan büyük bir çaba gerektirse de, bu hedefe ulaşılması için atılan ilk adımlar, gelecekte daha fazla olumlu sonuç doğurabilir.
Azerbaycan ve Ermenistan liderlerinin Abu Dabi'deki buluşması, taraflar arası samimiyetin ve barış arzusu ile ilerlemenin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Her ne kadar engeller ve sorunlar hala mevcut olsa da, bu tür görüşmelerin sürekliliği, kalıcı bir barış ortamının oluşturulmasında kilit rol oynayacaktır. Hem bölge hem de dünya genelinde barışa giden yolda, bu toplantının anılan etkileri uzun yıllar boyunca hatırlanacak ve örnek teşkil edecektir.